Suyum Geldi! Şimdi Ne Yapmalıyım? Adım Adım Rehber

Hamileliğin o büyülü dokuz ayının sonlarına doğru yaklaşırken her anne adayının aklında beliren o meşhur soru: "Ya suyum gelirse? Ne yapacağım?" Filmlerde gördüğümüz o panik dolu, bir anda sırılsıklam olma sahneleri genellikle gerçeği tam yansıtmaz. Ama yine de, bu an geldiğinde ne yapacağınızı bilmek, sizi çok daha sakin ve kontrollü kılacaktır. İşte o an geldiğinde size yol gösterecek adım adım rehberimiz.

Öncelikle Sakin Kalın ve Durumu Değerlendirin

Evet, biliyoruz söylemesi kolay. Aylardır beklediğiniz anın başlangıcı bu olabilir ve kalbinizin hızla çarpması çok normal. Ama derin bir nefes alın. Panik yapmak yerine enerjinizi doğru adımlar atmak için saklayın. Suyun gelmesi, yani amniyon kesesinin yırtılması, doğumun başladığının en net işaretlerinden biridir. Bu durum her zaman filmlerdeki gibi bol miktarda bir sıvı boşalması şeklinde olmayabilir. Bazen hafif bir sızıntı, iç çamaşırınızı ıslatan ve idrar kaçırdığınızı düşündüren bir damlama şeklinde de olabilir.

Öncelikle güvenli bir yere oturun veya uzanın. Durumu anlamaya çalışın. Bu, vücudunuzun bebeğinizi dünyaya getirmek için yaptığı doğal bir hazırlıktır. Sakinliğiniz, hem sizin hem de bebeğinizin bu süreci daha rahat geçirmesine yardımcı olacaktır.

Sıvının Rengini, Kokusunu ve Miktarını Gözlemleyin

Bu adım, doktorunuza veya ebenize en doğru bilgiyi vermeniz açısından hayati önem taşır. Durumu netleştirmek için temiz bir hijyenik ped kullanabilirsiniz. Kesinlikle tampon kullanmayın. Pedi yerleştirdikten sonra sıvının özelliklerini dikkatlice gözlemleyin. Doktorunuz size bu detayları mutlaka soracaktır:

Renk: Normal amniyon sıvısı genellikle şeffaf veya çok hafif sarımsı renktedir. Bazen içinde "vernix" adı verilen bebeğin cildini kaplayan beyaz, peynirimsi parçacıklar görülebilir. Bu tamamen normaldir.
- DİKKAT: Eğer sıvı yeşil, kahverengi veya siyaha yakın tonlardaysa, bu bebeğin anne karnında dışkısını (mekonyum) yaptığının bir işareti olabilir ve bebeğin sıkıntıda olduğuna işaret edebilir. Bu durumu vakit kaybetmeden doktorunuza bildirmelisiniz. Aynı şekilde parlak kırmızı kan görmek de normal değildir ve acil müdahale gerektirir. Pembemsi, kanla hafifçe karışık bir akıntı ise normal olabilir, ancak yine de doktorunuza danışmalısınız.
Koku: Amniyon sıvısı genellikle kokusuzdur veya hafif tatlımsı, kendine has bir kokusu vardır. İdrar gibi keskin bir amonyak kokusu alıyorsanız, bu idrar kaçırma olabilir. Eğer kötü, rahatsız edici bir koku varsa, bu bir enfeksiyon belirtisi olabilir ve mutlaka belirtilmelidir.
Miktar: Sıvı, bacaklarınızdan aşağı süzülen bir sel gibi mi geldi? Yoksa sadece ara ara gelen, yavaş bir sızıntı mı? Doktorunuza "Sürekli ıslaklık hissediyorum" veya "Bir anda bir bardak su boşalmış gibi oldu" şeklinde net bir tanım yapmanız, durumu anlamalarına yardımcı olacaktır.

Zamanı Not Alın ve Hemen Doktorunuzu Arayın

Sıvının geldiğini fark ettiğiniz anı, saati ve dakikasıyla bir yere not alın. Bu, doktorunuzun doğumun ne kadar sürebileceğini ve enfeksiyon riskini değerlendirmesi için önemli bir bilgidir.

Gözlemlerinizi yaptıktan sonra hemen doktorunuzu, ebenizi veya hastanenizin doğum birimini arayın. Telefonda şu bilgileri net bir şekilde vermeye hazır olun:

Adınız ve kaç haftalık hamile olduğunuz.
Suyunuzun geldiğini düşündüğünüz zaman.
Sıvının rengi, kokusu ve miktarı hakkındaki gözlemleriniz.
Düzenli kasılmalarınızın olup olmadığı, varsa ne sıklıkta ve ne kadar sürdüğü.
Bebeğinizin hareketlerini hissedip hissetmediğiniz.
Eğer biliniyorsa, Grup B Strep (GBS) test sonucunuzun pozitif olup olmadığı.

Doktorunuz, bu bilgilere dayanarak size ne yapmanız gerektiğini söyleyecektir. Genellikle sizi değerlendirmek için hastaneye gelmenizi isterler.

Hastaneye Gitmek İçin Hazırlanın

Umarız hastane çantanız haftalardır kapının kenarında hazır bekliyordur! Doktorunuzun talimatı üzerine hastaneye gitme vakti geldiyse, sakin bir şekilde hazırlanın.

Hastane Çantası: Hazır değilse, panik yapmadan en temel ihtiyaçları (kimlik, gebelik takip dosyanız, telefon, şarj aleti, sizin ve bebeğiniz için birer takım rahat kıyafet, terlik) hızlıca bir çantaya koyun.
Rahatlık: Hastaneye giderken rahat kıyafetler giyin. Yolculuk sırasında ıslaklığın devam etme ihtimaline karşı arabanın koltuğuna temiz bir havlu veya tek kullanımlık bir hasta altı bezi serebilirsiniz.
Ulaşım: Kendiniz araba kullanmayın. Eşinizden, bir yakınınızdan veya bir taksiden yardım isteyin.

Enfeksiyon Riskini Önlemek İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

Amniyon kesesi yırtıldığı andan itibaren, sizi ve bebeğinizi dış dünyadaki bakterilerden koruyan o sihirli bariyer kalkmış olur. Bu nedenle enfeksiyon riskini en aza indirmek çok önemlidir.

Vajinal bölgeye hiçbir şey sokmayın. Tampon kullanmayın, cinsel ilişkiye girmeyin. Doktor veya ebeniz dışında kimsenin vajinal muayene yapmasına izin vermeyin.
Banyo yapmayın. Küveti doldurmak veya havuza girmek enfeksiyon riskini artırır. Ayakta, ılık bir duş almak genellikle güvenlidir ancak yine de doktorunuza danışın.
Hijyene dikkat edin. Bölgeyi temiz tutmak için hijyenik ped kullanın ve sık sık değiştirin. Tuvalet sonrası temizliği daima önden arkaya doğru yapın.

Bundan Sonra Sizi Neler Bekliyor?

Hastaneye ulaştığınızda, sağlık ekibi öncelikle suyunuzun gerçekten gelip gelmediğini teyit edecektir. Bu genellikle basit bir testle (turnusol kağıdına benzeyen bir çubukla veya mikroskop altında incelemeyle) yapılır.

Eğer suyunuz geldiyse, süreç genellikle iki şekilde ilerler:

Doğum Kendiliğinden Başlar: Çoğu kadında, suları geldikten sonraki 12-24 saat içinde düzenli kasılmalar başlar ve doğum süreci doğal olarak ilerler.
Doğumun Başlatılması (İndüksiyon): Eğer suyunuz geldikten sonra belirli bir süre geçmesine rağmen (bu süre hastane protokolüne ve sizin durumunuza göre değişir) düzenli kasılmalarınız başlamazsa, enfeksiyon riskini azaltmak için doktorunuz doğumu ilaçla başlatmayı (suni sancı) önerebilir.

Bu süreçte siz ve bebeğiniz yakından takip edileceksiniz. Bebeğinizin kalp atışları düzenli olarak dinlenecek, sizin de ateşiniz ve diğer yaşamsal bulgularınız kontrol altında tutulacaktır.